Göz altı Işık Dolgusu
Göz altı ışık dolgusu, göz altındaki morluklar, koyu ve şiş görünüm, kızarıklıklar gibi estetik olmayan görüntülerin hyaluronik asit kullanılarak giderilmesi ve göz kapağına belirgin bir görünüm kazandırarak cildin gençleştirilmesi işlemidir. Göz altındaki çukur şeklinde oluğa uygulanan hyalüronik asit enjeksiyonu, cildin nemini artırabilen, dolgunlaştırabilen ve cilt dokusunu düzeltebilen bir bileşendir. Göz altı bölgesine enjekte edildiğinde, koyu halkaları, torbaları veya çukurları doldurarak daha pürüzsüz ve aydınlık bir görünüm sağlamaktadır.
Göz altı Işık Dolgusu Ne İşe Yarar?
Göz altı ışık dolgusu, göz altlarında yağ dokusunun azalması sonucu ortaya çıkan yorgun ve çökük görünümü azaltmak için genellikle hyaluronik asit içerikli dolgu kullanılarak yapılan estetik prosedürüdür. Göz altı ışık dolgusu, kullanılan hyaluronik asit ile kaybedilen nemi, dolgunluğu geri getirme ve koyu halkaların görünümünü azaltmayı sağlar. Göz altındaki koyu halkaların tedavi edilmesi yorgun, yaşlı ve mutsuz görüntüyü değiştirerek daha mutlu ve genç bir ifade verir.
Göz altı ışık dolgusu, estetik alanında kişiye şu avantajları sağlayabilir:
- Göz altı ışık dolgusu koyu halkaları aydınlatır
- Çökük halkaları aydınlatır
- Cilt yapısını düzenler
- Gençleştirici bir etkiye sahiptir
- Yorgun görünümü yok eder
- Hızlı ve efektif sonuçlar sağlar
Göz altı Işık Dolgusu Nasıl Uygulanır?
Göz altı ışık dolgusu işlemi, genellikle uzman bir doktor veya estetik uzmanı tarafından gerçekleştirilir. İşlemden önce göz çevresine lokal anestezi veya topikal anestezik kremler kullanılarak sürecin daha konforlu olması sağlanabilirken, göz çevresi özel bir tonik ile silinmekte ve böylelikle göz ile göz çevresi makyaj veya herhangi bir kir olması durumunda arındırılmaktadır. Sonrasında, gereken tüm ufak dokunuşlarla dolgu işlemine başlanılır. Dolgu işlemi uygulanırken bölgeye yavaş bir şekilde ışık dolgusu verilir ve bu işlem süresi genellikle 15-30 dakika arasında değişmektedir. Göz altı ışık dolgusu 2 hafta içinde tamamen iyileşmektedir.
Göz altı ışık dolgusu yapılırken şu aşamalar uygulanır:
- İşlem öncesinde doktor kişinin göz altını değerlendirir. Bu noktada koyu halkalar, çökükler veya yaşa bağlı değişiklikler incelenir.
- Kişinin alerjileri veya sağlık sorunları olup olmadığı konuşulur
- Hangi bölgelerin tedavi edileceği planlanır
- Uygulama yapılacak bölge, hijyenik bir şekilde temizlenir
- Göz altı bölgesinin daha rahat bir şekilde tedavi edilebilmesi için, genellikle anestetik krem sürülür.
- Dolgu maddesi, ince bir iğne yardımıyla göz altına dikkatlice enjekte edilir.
- Dolgu, genellikle hyaluronik asit içerir. Bu dolgu göz altında yer alan çökük alanlara ve mor halkaların bulunduğu bölgelere enjekte edilir.
- Uygulama sonrası doktor, dolgunun homojen bir şekilde dağılması için göz altı bölgesine nazikçe masaj yapabilir.
- Gerektiği durumda dolgu miktarı eklenerek simetrik bir görünüm sağlanabilir.
- Göz altı ışık dolgusu genellikle 15-30 dakika arasında yapılabilir
- İşlem sonrasında hafif şişlik, morarma veya kızarıklık görülmesi normaldir. Bu görülen durumlar birkaç gün içerisinde geçer
- Uygulama sonrası tedavi edilen bölgeyi ovuşturmaktan kaçınmak, aşırı sıcak ortamlar veya aşırı egzersizden uzak durmak önemlidir
- İşlem sonrasında göz altı bölgesindeki kararmalar azalır, çökükler düzelir ve bölge daha aydınlık bir görüntüye ulaşır
Göz altı Işık Dolgusunun Yan Etkileri Nelerdir?
Göz altı ışık dolgusu sonrası minimal yan etkiler ortaya çıkabilmektedir. Dolgudan sonra geçici kızarıklık, şişlik veya morluklar gibi yan etkiler görülebilmektedir. Ancak bu yan etkiler 3-5 gün içinde kaybolmakta ve hastada herhangi bir soruna neden olmamaktadır. Alerjik yapısı olan hastalarda alerjik bir reaksiyon olmaması adına göz altı ışık dolgusu önerilmemektedir.
Göz altı ışık dolgusu yan etkileri şöyle sıralanabilir:
- İşlem sonrası hafif morarma ve şişlik görülebilir.
- Göz altı ışık dolgusu uygulaması sonrası ödem oluşabilir
- İşlemin yapıldığı bölgede hassasiyet görülebilir
Göz altı ışık dolgusu sonrasında kişinin yapısında bağlı olarak alerjik tepkiler gibi nadir reaksiyonlar oluşabilir. Bu gibi durumlarda bir uzmana danışmak önemlidir.